Gecenin karanlığının ardına gizlenmiş sözlerim var. Karşına çıkmayı bekleyen ve karanlığın içinde sapsarı parıldayan gözlerim var. Benliğinde kaybolduğum denizinde bir yılana sarılmaya razıyım, o yılan sen olsan bile. Bir adımına yıllarını heba etmiş bir adam olmaya razıyım, hoş zaten öyleyim. Geçmişim bugünündeki sevinçlerine ziyan olmuş, ben olmuşum kara. Sen ise karada bir rüya.
İnsanların içini ısıtamayan bir güneşten farksızım şimdi.
Mutluluk bir şarkıdan ibaret ve sen o şarkının her bir "la" notasında saklısın.
Yıllardır aynı şarkıyı dinliyorum ben, hiç bıkmadan, yorulmadan, sıkılmadan.
Sözlerini kalbime ezberledim, melodini dilime.
Mesafeleri aşar mıyız dersin bu ritimle?
Her çocuk bir gün iskelet olacak Rosa. Her ses bir gün sessizliğe kavuşacak.
Peki söyle bana, sen bana ne zaman sarılacaksın?
Sakın suratını asma öyle. Gülüşündeki gamzeleri hazinem bildim ben.
Gel beyaz bir sayfa açalım. İlk satırında "Sana sarılmak cennette dünyayı düşlemek" yazsın.
Kalplerimiz boşlukları tamamlasın, nefes nefese kalsın.
İnat etme Rosa hadi kavuşalım. Cümle alem kokuyu alsın, aşk tütsün burunlara.
Söz Rosa sana söz, yağmuru bile seveceğim seninle.
Sana güzel sevgiler saçacağım kalemimden.
Yeter ki ol de olsun Rosa.
Bu verdiğin gözdağı son bulsun.
